ihtimal mimarlığı

ihtimal TDK'ya göre "Bir şeyin olabilmesi durumu, olabilirlik, olasılık" anlamlarına geliyor. Mimarlık ise "Yapıların planını yapıp bunların gerçekleşmesini sağlayanların ünvanı."

ihtimal mimarlığı isim babalığını üstlendiğim bir meslek grubu da olabilir. Bir tür ünvan ya da saygı gösterisi de. Ben bu ihtimal mimarlığı ünvanını programlama işleriyle ilgilenen insanlara (meslektaşlarıma) yakıştırıyorum :)

Şöyle düşünün; bir program kullanıyorsunuz bir not defteri olabilir. Yazılar yazıp kayıt edeceksiniz. Yazınızı yazdınız ve kaydet butonuna bastınız. Karşınıza Farklı Kaydet diyalog penceresi geldi ve sizin nereye kaydetmek istediğinizi öğrenmek istiyor. Bu pencere kendiliğinden gelmedi Programcı o not defterini tasarlarken o butona basılabileceğini düşünerek o butona o yetkiyi atadı. Yani ihtimalleri (olasılıkları) göze alıp ona göre bir şey yaptı. Daha ağır bir örnek vermek gerekirse; Yazınızı yazdınız kaydetmeden programa çıkış emri verdiniz. Karşınıza içerisinde uyarı bulunan bir kutu geldi. "Değişiklikleri kaydetmeden çıkmak istediğinize eminmisiniz?" ve uyarının altına yerleştirilmiş seçeneklerle size ne yapabileceğinizi bildirdi.

Aslında programcı böyle bir şeyin olabileceğini düşünerek olasılıkları uygulamıyor. Olasılıkları belli bir mimari düzen içerisine sokup, yeni olasılıklar üretiyor. işte bu adamlara ihtimal mimarı denir :) En azından ben şimdilik diyorum yakında diğerleride söyler. Bende ilk söyleyen bendim derim :) inanmazlarsa bu yazı şahittir bana :)

Sonuçta twit uçar blog kalır :)





hepimiz Sosyal Medyayız

Yılların gırgırıdır şu 2 yıl öncenin internet anlayışı..

Ben ve benim gibilerden aileleri internette fazla vakit geçirdiğimiz için şikayetçilerdi. Bizi asosyal varlıklar olarak nitelendirirlerdi. Sonra işin içerisine oldukça sosyal olarak bilinen genç güzel kızlarda girince işin rengi değişti. Artık asosyallik bu mecranın plakası olamazdı artık daha güzel bir isim bulunmalıydı. Yapıldı da geçen yıldan bu yana kime hizmet ettiğini bilmediğimiz Sosyal Medya adı altında hepimiz saatlerimizi harcıyoruz. iyide yapıyoruz devam edelim, bişeyler öğrenip bişeyler öğretiyoruz çevremize katkıda bulunuyoruz kültürel değişikliklerin farkına varıyoruz. Ama anlamadığım bişey var niye daha önceler bu olayın adı asosyallikti?


  • Kadınlar




Girdiği her mekanı güzelleştirdiği söylenen kadınlar. Sonunda bu mecrayıda bizim elimizden almayı başardılar. iyide yaptılar.. Tabii ki şikayetçi değiliz, farklı bakış açıları geldi bu mekana. Zaten yeni nesil kadınlarda erkeksi tavırlar içerisinde hiçte düşündüğümüz gibi internette dantelli örtülere rastlamıyoruz buda bizim gururumuz oluyor biyerde :) kadınların da değişebileceğini öğrendik, öğrettik :)


  • Bloglar




interneti internet yapan unsurlardan biridir bloglar.. Kendi kendilerine bağırıp çağırırlar birilerinin o sesi duyması için numarasını çevirmesi gereklidir. www.safagayret.tk gibi onun haricinde arama motorları bile zor bulur getirir blogları.. Bunun sebebi ise herkesin farklı bloglama şekli olduğudur. Şimdi birisi merak edip Google'da "hepimiz sosyal medyayız" anahtarını aratacakta bu yazıyı okuma fırsatı bulacak.. olmayacak işler bunlar o yüzden seviyorum blogları insanlar herhangibir beklentiye girmeden araştırarak, düşünerek yazıp çizebiliyor. Tabii ki bunu yapmayanlarda var kopyala yapıştır bloglar mesela :) bulduğu herhangibir forum capsini kendi bloğunda yayınlayan bloogerlar.. Bu kopyalamayı herkes yapar, benimde alıntı yayınlarım var ama bunu abartmamak gerek. "Blog sahibinin fikirlerini yansıttığı sürece blogdur." Safa :)


  • Sözlükler




Aslında internetin sosyal medyası sözlüklerdir enazından ben böyle düşünüyorum.. sözlükler günün, haftanın, ayın olaylarını konuşarak alaycı bir şekilde tartışmalar yapabiliyor. Tartışma dediğim karşılıklı cevaplaşma değil zaten bu sözlük formatına aykırı.. tartışmayı şu şekilde yürütüyorlar: açılan konu başlığı mesela şu insanoğlu gerçekten aya ayak bastı mı sorunsalı insanlar başlık altında kendi fikirlerini ya da kendi bulduğu beyanatları yayınlıyorlar. Haklı bulanda oluyor haksız bulanda, küfreden de var şükreden de :) aslında bu adamlar gündemi değiştiriyor. Kimisi lafla tekmelemeye çalışsada inci sözlük bile okurları sayesinde ayakta kalıyor. Ben bu duruma karşı değilim. herkes bir sözlük açar kendi farkıyla sözlük furyasına katılmaya çalışır bu güzel bir durum Sosyal Medya adına.. ayrıca Gerçek Sözlük adlı sözlükte bende yazarım :) o kadar şey söyledik adı geçmese ayıp olurdu :)

Nitekim internet medyadır. Hemde Sosyal Medya :) bunu başlatan kadınlarmış gibi görünse de ayakta tutan erkeklerdir.

bu yazımı şu tweetten etkilenerek yazdım ama yazarken konudan saptığım söylenilebilir. :)




Gerçek sözlük

izninizle 2010 yılını internete sözlük yılı olarak ilan etmek istiyorum.. Bu yıl açılan sözlük sayısının haddi hesabı yok :) Birbirinden farklı, ap-ayrı sözlüklerde kuruldu birebir aynı sözlüklerde. Amaç sadece biraz iyi vakit geçirmek gibi görünüyor..

Son olarak bu sözlük furyasına Gerçek Sözlük katıldı. Temennileri rahat, hoş bir ortam oluşturmak olan bu sözlük yıllardır bildiğimiz sözlüklerden farklı bir alt yapı kullanmıyor. Şuan için yazar alımlarına devam eden sözlüğün bende geleceğini görür gibiyim.. 2-3 büyük sözlük arasına ilişmesi zor olmayacakmış gibi görünüyor.

Birazda yazarlar ":)" gibi smiley işaretleri kullanmadan ve "gelmkte" gibi kısaltmalar yapmadan entry girmeye gayret gösterirlerse güzel bir mekan olacak bu gerçek sözlük.




Twitsözlük mü?

Sözlükler arasına yeni bir soluk ekleniyor adındanda anlaşılacağı üzre, bu sözlük twitter'la ilişkilendirilmiş bişey.

Aslında diğer sözlüklerden farkıda tam olarak bu: açılan başlıklar.. varolan başlıklara girilen entryler Twitter sayfanızda da yayınlanıyor ve sizin ilgilendiğiniz başlıkla ilgilenen twitter arkadaşlarınızda bu sayede başlık altına entry girebiliyor..

Bu şekilde sözlük kendi reklamını güzelce yapıyor. Bu durumdan hoşnut olmayanlarda var hoşnut olanlarda

Benim önerim: entry girilirken aşağıda onay kutusu(checkbox) yer alsın kutuya √ işareti bırakıldığında yazarın twitter sayfasında da yayınlansın. aksi durumda herhangibir reklam durumu olmasın..

Büyük ihtimal bu öneri dikkate alınacaktır.

Bu ve bu tarz önerilerin yanı sıra ısrarla bkz olayınında eklenmesini isteyen sözlük yazarları emellerine ulaşacak gibi görünüyor..

Not: tutar bu sözlük

http://twitturk.com/themes/default/images/twitsozluk.png




televizyon ve yeni nesil

Özellikle çocukların televizyondan ne kadar kötü etkilendiğini gazetelerden, tv programlarından ya da konferanslardan duyuyoruz..

Bana soracak olursanız tv sektöründe cocukları en çok etkide bırakan programlar, Dizi ve yabancı sinemalar açıklayabilirim.

Dizileri tüm aile büyük heyecanla bekleyip, reklamları dahi kaçırmadan izliyor. Ve dizinin konusuna göre ağlıyor gülüyor... Yani ciddiye alıyor bunu gören ailenin küçük(ilkokul) bireyleri  içten içe dizi karekterlerini örnek almayabaşlıyor. Şuana kadar tehlikeli bir sonuc çıkaramadım ama çocuğun örnek aldığı dizi karekterlerinin hırsız, tecavüzcü, mahkum, maganda hatta vatan haini olduğunu düşünün?

Çocuğunuz arkadaşları arasında hırsızlığın ya da tecavüzün detaylarını ve (yanlış) sonuclarını konuşuyor olabilir.

Bazen ders vermeye çalışan tv programları bile küçük beyinlerin yanlış anlamasına sebep olabilir. Bunun en büyük sebebide ailenin ilgiyle o anki programı izliyor olması.

Bir araştırmada henüz konuşmayı dahi beceremeyen bebeklerin çevresindeki gelişmelerden etkilendiği gibi tv'de olup bitenlerden de etkilendiğini duymuştum.