Berkay CEREN

iki gün önce(22 Şubat 2012) dünyaya gelen yeğenimdir kendisi. Ali ve Hatice CEREN'den oluşan mini aileyi çekirdek aile yaptı.

Her ne kadar bebek fotoğrafı yayınlamayı saçma ve gereksiz bulsamda, babası facebook akışında paylaştığına göre bende dayısı olarak not defterime çentik atabilirim diye düşünüyorum.





Berkay, yeğenim büyüyünce bunlara rastlayıp intihara teşebbüs etme sakın. Fotoğrafta bir günlüksün, hepimiz böyleydik.

Muhteşem Süleyman olsun, Fatih Sultan Mehmet olsun, Akşemsettin olsun herkes böyle gelir dünyaya yani. Sende vatana, millete, bayrağa yaraşır bir birey olursun inşallah. Kariyer imkanların açık, hayatın huzur dolu olsun yeğenim.




Bizden olmayan ölsün anlayışı

Sabah sabah adını yeni öğrendiğim (PATANı) bir kentin müslüman vatandaşlarının sırf müslüman oldukları için çocuk-kadın farketmeksizin işkencelere maruz kaldığını duyuyorum.

Bu durum bende "müslüman(bizden) olmayanlar ölsün" etkisi yapmıyor. Ki yapsaydı sırf kendisinin inandığı şeye inanmadığı için 10 yaşlarındaki bir çocuğu boyundan büyük sopayla döven, insanlıktan habersizlerden ne farkım olurdu?

Benim inandığıma inanmayan ölmeli anlayışı pek yeni bir şey değil. insanlığın varoluşundan beri var bu sapkın fikir. Ülkemizde de çoğu zaman gözlemlendi. Sağcı-Solcu, Alevi-Sunni, Türk-Kürt diye kardeşi kardeşe öldürttü bu sapkın fikir.

Bu fikrin zamanla ölmesi gerektiği halde şimdilerde bu sapkın fikre yeni parametreler ekleniyor. O da cemaatler. Bir cemaat öteki cemaate düşman ayrietten kendisine dahil olmayan herkese düşman. Kendisinden olmayanı "cahil, cühela, kurtarılmamış, şeytana kaptırılmış" gibi betimliyorlar. Allah sağlıklı akıl fikir versin.

sağcı-solcu, alevi-sunni, türk-kürt, a cemaati-b cemaati diye ayrı muamele yapanla yukarıdaki fotoğrafta eli sopalı vicdansızın, akılsızın ne farkı var?

Bir insanı sırf benim söylediğimi söylemiyor, benim inandığıma inanmıyor diye cezalandıracaksam Allah beni o kadar uzun süre yaşatmasın.




Bize bunu neden yaptın fizy!

Senki online müzik dinleme hakkındaki önyargılarımı alt-üst eden, aslında masaüstünde "müzikler" adlı bir klasör olmadan da müzik dinlenebileceğini öğreten,

ercan(robert falan ne bileyim) yaris ekibindeyken ne güzeldin, turkcell satın alınca bozdun, ama öyle böyle değil. o kadar bozdunki önünü alamadık yani. öyle bozdun.

ne gerek vardı flash nesnelerinden kurtulmaya? (afedersin) yarrak gibi progressbara?

müzik arama butonun işlevini kaybetmiş, keywordu değiştirip tekrar butona abandığımda götünü dönüp uyuyorsun. kullanıcı profilindeki fonksiyonlarında eskisi gibi değil :(

hızlı, hırçın, sağlıklı fizy o eski halinden eser yok şimdi.

bize bunu yapmamalıydın! ben bunu hak etmiyordum.

şimdi sende herkes gibisin.




Assassin's Creed oynayabilen, mızıka çalabilen kız

Ortalama genel kültür(ruh) ikizimdir.

Yemek değil aşçı seçer.

Her yabancı dile/dine/renge/ırka saygı ve sempati besler.

Tek başına film izler. Sinemaya nadiren gider. Hatta neredeyse hiç gitmez.

Çorbadan bir yudum almadan tuza uzanmaz.

Sırasıyla iş ve ev sahibi olmadan evliliğe sıcak bakmaz.

işini sevmez, sevdiği işi yapar.

Eşini para, makam, statü gibi kriterlerle belirlemez.

Tek çocuk yeterli anlayışındadır.

Facebook'u "beni güzel bulanlar beğensin" gibi durum güncellemeleriyle kullanmaz. x için x kişi bulabilirim formatındaki grup ve sayfalara katılmaz.

hatta Facebook kullanmaz.

Açık kaynak kodlu yazılımları öncelikli olarak kullanır. Android varken iOS tercih etmez.

Yazmasada, okuduğu en az birkaç blogu news letter ya da google reader ile takip eder.

Bu kadar şeyden sonra birde beyaz tenli ve (tercihen doğal)kızıl saçlıysa tadından yenmeyecek kızdır. Bu son kaide uymasa bile kendisiyle yıldırım nikahıyla evlenebilirim.




Takım tutar gibi web girişimi tutmak

Şu sıralar internette rastladığım.

Bu durumun ırkı cinsiyeti yoktur ama biz Türkler sanki taraf seçme olayını biraz abartıyoruz.

Arkadaşım müzik dinlemek için kullandığın web hizmetine "ıyk o da hizmet mi be" diyen birini niye linç etmeye çalışıyorsun? Bırak o adamda senin sevdiğin web hizmetini kullanmayı versin. Başka web girişiminden yararlansın. Mesele müzik dinlemek değil mi? aracın ne önemi var?

Ekşi sözlük'te fizy başlığına yazılanlardan yola çıkarak yazıyorum bunları. Adam belli ki sıkı bir grooveshark kullanıcısı, bunu dile getirirken fizy ya da benzeri web girişimlerini itin götüne sokmasına takılıyorum. Yani fizy'nin yeni halini bende pek sevmedim ama düzeltecekler ve eskisinden daha iyi fonksiyonlar getirecekler diye bekliyorum.




  • Birincil müzik listemin parçaları(a primary) %70 uçmuş.

  • Klipli müzikler çalarken klibi gizlemek (artık) mümkün değil.

  • Alıştığım haline dönse bir parça mutlu olmam değil.

  • safagayret.fizy.com subdomainim kaldırılmış.


ama.. "grooveshark varken fizy ile müzik dinleyenler ölsün." demiyorum.

niye bu kadar agrasif yazıyorum onuda bilmiyorum. saçmayım lan ben. saçma sapanım.




Güzel kızların ekseriyetle fotojenik olması

Az önce farkettiğim önerme.

Fotojenik ama çirkin biri görmedim ben ömrümde. Öyle yani.

Ayrıca bir kıza "çok fotojeniksin" diyorsam bunu mesleki terim olarak algılamamalı, bildiğin iltifat ettim lan işte. Teşekkür et falan nebileyim.

Fotojonik birkaç abla:

Felicia Day

Natalie Portman (hiç kedi gibi (sırnaşık) fotoğrafına rastlamamış olsamda)

Şekerbank Kahramanmaraş/Merkez şubesindeki adı Tuba olan abla.

Milla Jovovich

Vanessa Paradis (özellikle La fille sur le pont ve L'arnacoeur filmi dikkate alınsın)

Veronica Belmont

Zooey Deschanel

neyse başım ağrıyor şimdi. aklıma geldikçe eklerim listeye.




isimlerin cinsiyeti

Hayırlısıyla önümüzdeki günlerde (müstakbel) 3. yeğenim, Ali ve Hatice'den oluşan mini aileyi çekirdek aile yapacak. Aylardır isim arayışı içerisindeyiz. Cinsiyeti erkek. Benden pek isim önerisi çıkmadı, çıkmayacakda. isim analizi bende bir takım isim farkındalığı yarattı. ismin önemi ya da önemsizliği hakkında söyleyeceklerim var.


Şimdi isim denilen olay bölge, bölge. uyruk, uyruk değişiklik gösteriyor. Bu da ismin ilahi değilde toplumsal/kültürel bir şey olduğunu düşünmeme yetti.

Peki cinsiyet olayı?

Oda toplumsal, toplumlar cinsiyetlere has özellikler belirlerler.

genel anlamda

Erkekler


Güç, kuvvet gerektiren işleri yapar. Ülkeyi/evini korumak, (yakın geçmişe kadar) evine besin getirmek erkek işi/görevidir.

Kadınlar


(yakın geçmişe kadar) Evinin temizliği sağlamak, çocuğunu yetiştirmek başlıca kurallarıdır. Erkeklere kıyasla güç sistemleri daha naiftir.

Bu genellemelerden yola çıkarak isimler türetildiğini düşünüyorum. Bazı ülkeler isimde "anlam" ararlar biz bu ülkelerdeniz, bazı ülkeler ise herhangibir anlam filtresine tabi tutmazlar.

isimde anlam arayanlar zamanla isimde cinsiyet filtresi oluşturuyorlar. Çünkü cinsiyetlere has anlamlar var. Örneğin "güzellik" genelde dişi tasvirinde kullanılan bir sıfat olduğu için güzellik anlamındaki bir isim erkeğe yakıştırılmaz. Hatta erkek izlenimi bırakan bir nesneye erkek cinsiyetini betimleyen bir sıfattan yola çıkarak isim seçilir.

Unisex(her iki cinsiyetede uygun kabul edilmiş) isimler


Unisex isimlerin iki farklı kültürün birbirine temas etmesiyle ortaya çıktığını düşünüyorum. Bir kültürde erkeklere koyulan isim başka bir kültürde kızlara koyuluyorsa, bu iki kültür aynı topraklarda yaşadığında insanlar karşı kültürden etkilenerek kendi kültürünün ism-i cinsiyet kuralından çıkıyor ve bu sayede her iki cinsiyetede uygun kabul edilen "Deniz, Özgür" gibi isimler ortaya çıkıyor.

Bence ismin cinsiyeti olmaz. Olmamalı. Toplumun şekillendirdiği kuralları o toplumun varisleri uygulamak zorunda değil.

isim ilahi ya da siyasi bir şey olarak kabul edilmemeli.

ayrıca bkz: bir kriter olarak isim




Galaksinin en saçma fırsat sitesi batangemi.com

Girip bakmayın, baktıysanızda üye olmayın. Sorgusuz sualsiz subscribe(abone) yaptığı gibi unsubscribe fonksiyonuda çalışmıyor.

Her akşam -sözde- fırsat emaili gönderiyor. Adamlara unsubscription(abonelik kaldırma) işlemi yapamadığımı izah eden bir mail attım. Ne geri dönüt geldi ne de her akşam gönderdikleri anlamsız fırsat mailleri sonbuldu.

Poşet batangemi!

Sarkozy batangemi!

Banyo terliği batangemi!

çık lan hayatımdan.




iyi bir yazar iyi okur

Malumunuz günümüzde blog yazarı kavramı aldı başını yürüdü. Sadece blog yazarıda değil. Kitap ve aylık dergilerde. Nitekim okuyucudan çok yazar var. Peki yazar okumaz mı? okur. Yani okumalı. Yani hakiki yazar evvela iyi bir okur olmalı.

200 post giren bir blogger en az 150 tane başka blogger postu(gönderisi a.q) okuması lazım. Okumayan biri sırf yazıyorsa okunmayıda haketmez. Ki bu döngü her zaman ağır basar.

Hiç yazmamış bir okur makbuldür ama hiç okumamış bir yazar kendi kendine konuşur. Ve çok uzun sürmeden yazmayı bırakır.

iyi okuyucu okuduğu bloga geridönüt bırakır. yorum yapar ya da en kötü ihtimalle reaksiyon gösterir/paylaşır.




Hiç yazmadıysan silemezsin

Silmek çok güzel bir şey olmayabilir. Ama güzeldir. Silince güçlenecekse insan, silememesi kendisini siler, itinayla, usul usul. Yeni bir benliği armağan eder ısrarla.

Ne kadarda güçsüz, aşağılık, değersiz, iradesiz mahluklarız.

Noce Blanche filmini hiçbir yerde bulamadım. Aslında buldum ama Fransızca çıktı Türkçe altyazıda yok. Bi buldurun be.