Öğretmenlerin asla ikna olmaması

Son zamanlar dikkat ettiğim bir gerçek ki öğretmenler asla ikna olmuyor. Ne söylersek söyleyelim öğretmenleri ikna edemiyoruz.

Siyasi iknasızlığa biraz benziyor. Siyasette karşı tarafı destekleyenler(futbol gibi) asla diğer tarafın sözlerini dinlemezler. Baştan beri karşıdırlar.

Tam olarak bu olmasa da buna benzer bir iknasızlık, tatminsizlik var öğretmenlerde.

  • Anne-Baba


Anne Babalarımızın gözünde asla büyümüyoruz, nitekim gözlerinde küçük olduğumuz için onları inandıkları bir şeyden alıkoymak kolay olmuyor. Çocuk işte deyip geçiyorlar.

Öğretmenlerin iknasızlığı bu duruma da benziyor.

  • Bahane uydurma


Öğrenci arkadaşların öğretmenleri ikna etme yöntemi de yanlış -ki genelde bahane uydurmayı seçiyorlar- öğretmenler haklı olarak daha somut veriler bekliyor ama öğrencininde bir kapesitesi olduğunu unutuyorlar zaman zaman.

Öğrencilerin kendilerini savunurken ya da öğretmeni ikna etmeye çalışırken genelde bahane uyduruyor olması öğretmenlerin belleklerini törpülemiş olacak ki haklı durumdaki öğrencinin bile savunmasını dinlemiyor, ikna olmayı reddediyorlar.

Nitekim her kaynana bir zamanlar gelin, her öğretmen bir zamanlar öğrenci olduğunu unutuyor.

Davasında haklı öğrencilerin ikna çabaları genelde öğretmenin "bahane uydurma!" karşı çıkışıyla sonlanıyor.

- Peki hocam, haklısınız.

  • Eğitim sistemimiz


Öğrencinin öğretmeni ikna etme ihtiyacı ise yine bizim bozuk eğitim sistemimizin ürünü. Meslek lisesi öğrencisiyiz ve verilen proje-ödevleri yerine getirmeye çalıştıkça diğer canlı türlerinden kopuk, bağımsız bir canlı moduna giriyoruz.

Proje ödevleri yetiştirme sürecinde, bakkaldan para üstü alırken bile trigonometrik, integralel, türev gibi problemlere başvuruyoruz. Öğrencilikte dahil her alanda başarısız, sap modunda canlılar olarak hayatını sürdürmeye devam eden öğrencilerimizin bu verimsizliği kesinlikle eğitim sistemimizin kabahatı.

  • Hangi öğretmenden azar işiteyim


Ben bir öğrenci olarak bu sancılı proje-ödev sürecine hâla uzaktan bakıyorum. Haziran ayının ilk haftası teslim etmek zorunda olduğum dört proje ödevi arasında tercih etmem gerekenler var. Tercih ederken dersin öğretmenini göz önüne getiriyorum ve azarlandığım takdirde en az kötü etki edecek öğretmenin dersini sallantıya almaya çalışıyorum.

Hepsinin yetişmeyeceği aşikar.

Eğitim sistemimizden tü-kaka diye yakınırken öğretmenlerimizin anlayışsızlığını es geçiyoruz.

Öğretmenlerimiz günde 8, haftada 40 saat ders gördüğümüzü bilmek istemiyorlar.

Nitekim her öğretmen bir zamanlar öğrenci olduğunu unutuyor. Allah, biz öğrencilere yardım etsin.




1 yorum:

  1. ibrahim aksakal7/5/11 20:50

    arkadaşım çok güzel anlatmışsın durumumuızu helal olsun

    YanıtlaSil