Kendimle röportaj

2010 yılı son buluyor. Yeni bir yıl benim için pek bişey ifade etmiyor aslında. Ama insanın gelecek planları yaklaşıyor sanki, ne bileyim.

  • Ne tür müzik dinlerim?


Her türlü müziği dinlediğimi farkediyorum birazcık düşündükce.. ama ağırlıklı olarak trance müzikler seviyorum. içerisinde minik cümlecikler barındırıyor fazla anlam olması gerekmiyor zaten bir çoğunu anlamıyorum(yabancı dil) iç huzur veriyor sanki enstürmanların haykırışı. Arabesk, damar gibi tabirler kondurulan şarkılara ısınamıyorum birkaç seçmece dışında hiç birini dinleyemiyorum bu türdekilerin.

  • Hobilerim


Belli başlı hobilerimin olduğunu söyleyemem pek sosyal birisi değilim ama azda olsa sporla, müzikle ilgilenmişliğim oldu. Satranç dışında oyunda bilmem(tavla, dama, poker vb..) Satranç konusunda da pek iddialı değilimdir ama bi kez berabere kaldığımda rakibim Türkiye şampiyonası kazanmış gibi seviniyordu. "galiba satrancım iyi" dedim o vakit.

  • Edebiyat, şiir.


Öğrendiğim yeni kelimeleri konuşma ve yazma dilime katma hastasıyım. Her öğrendiğim kelimeyi hayatımda kullanmak isterim. Dil ve kelime dağırcığımıda her fırsatta genişletmeye çalışıyorum. Bir dönem şiire merak saldım ve beğenilen şiirler yazıyordum. Tabii hiçbirini arşivleyemedim hepsi ziyan oldu.

  • Yabancı dil


Yabancı dil konusunda da mesleğim gereği pek hassasım başta ingilizce olmak üzere bir çok yabancı dili öğrenmek konuşmak istiyorum. Dediğim gibi ingilizce bilgisayarcılık & teknoloji sektöründe olmazsa olmaz. Bu konuda erken bir uyanış yaşadım ve yaşımın 20'yi bulmadan ingilizceyi ana dile yakın hale getirmeyi düşünüyorum. Konuyla ilgili, önümüzdeki yaz sıkı bir kurs sürecine başlayacağım.

Sadece ingilizce değil profesyonel olarak olmasada birkaç yabancı dil(ispanyolca gibi) daha öğrenmek istiyorum.

  • Teknoloji & Bilgisayar


Teknoloji alanına çok küçük yaşlardan bu yana ilgi duyuyorum.  Teknolojinin buluşların işleyişini mümkün oldukça yakından takip etmek istiyorum. Bu ilgim meslek seçimim konusunda beni teknolojinin ortasına attı. Proğramcılık alanı üzerine profesyonel biri olmak istiyorum. Eğitim sistemimiz bu konuda bana hiç yardımcı olmuyor ama yenik düşmemeye gayret gösteriyorum.

  • Sosyal ağ


Sosyal ağ konusunda pek seçici biri olmaya başladım. 8 ay evvel facebook hesabımı kapattım. içinde bulunduğumuz hafta ise Msn'den kurtulmaya bakıyorum. Msn'i neden bırakıyorsun gibi sorular sık soruluyor bu aralar ortak bir cevap yazdım kafama bunu tekrarlıyorum:

"MSN bana yarar sağlamıyor aksine zarar veriyor vaktimi çalıyor insanlar teknik sorular soruyor cevaplamayınca burnu kalkık muamelesi görüyorum. Artık msn sıkıntısı yaşamayacağım, gerektiğinde insanlar e-posta yordamıyla bana ulaşabilirler. Gelen her e-postaya olumlu ya da olumsuz bir yanıt veriyorum sonuçta."

yani Facebook ve MSN kullanmıyorum bunların dışında Twitter ve Formspring'i kendime daha uygun buluyorum. Ulaşan ve takip eden herkese saygı duyuyorum.

  • Okul..


Okulda gayet asosyal görünümlü sessiz sakin biri modundayım. Okuldaki davranışlarımı benliğimin ters yansıması olarak nitelendiriyorum. Zira gereğinden fazla uslu, sakin bir öğrenciyim. Bu duruma ilk yıl kalınca girdim bir daha da çıkamadım. Ha zararını mı görüyorum? hayır. Faydasını görüyorum. Ben yaramaz öğrenci seven bir hoca görmedim ömrümde. Bunu göz önünde bulunduruyorum çoğu zaman. Zaten bir dönem tekrar yapmışım ikinci bir şansı ne M.E.B. ne de KENDiM layık görmüyor. Gayet dikkat ediyorum yaptıklarıma, ettiklerime.. hocalarıma saygıda kusur etmemeye özen gösteriyorum.

  • Okul dışında


Gayet zıpır biriyim ama yeri ve zamanı ayarlayabiliyorum kafamda. Olur olmadık yerlerde şaklabanlık yapılmayacağını çoook öncelerden öğrendim. Kendime yakışanı yapıyorum ama okuldaki kadar sıkıcı geçmiyor hiçbir sivil dakikam.

Hiçbir öğrenci kadar kaygısız olamıyorum gelecek(iş, eş, ev vb..) hususunda.




Sükuneti boz

Yorum yap